22 Haziran 2011 Çarşamba

Endonezya Albümleri / 印尼相簿 - I

Endonezya'nın Padang şehrine indiğim ilk gün aslında çok da şaşırtıcı olmayan bir şekilde kültür şokuyla başladı, bir AIESEC projesinin parçası olarak gittiğim için kalacak yerim hazır, proje arkadaşlarım belli idi ve beni karşıladıktan sonra bir tanışma yemeği ayarlamışlardı sağolsunlar. İşte benim hatam yemekte en azından bir adet çatal beklemek idi, Endonezya'da insanlar yemekleri elleri ile (sağ el) yiyorlar ve restoranlarda çatal bulmak her zaman mümkün olmuyor. Brezilyalı Thiago insanı 1 aydır orada projenin bir parçası olduğundan mütevellit alışmış bu duruma, ben totalde 6 hafta kalıcam ama alışmaya pek de gönüllü değilim açıkçası.

到了印尼的"巴東"城市第一天 - 其實不倒是 - 踫到了文化震撼。因爲我參加AIESEC過去那裡所以我要住的地方、檔案團員都已經知道了,他們還來機場接我了,而且安排了一個結識聚餐。我的錯誤是在餐桌上希望至少一把叉子,印尼人用右手吃飯,在餐廳很難得有叉子。巴西朋友Thiago因爲參加了這個項目已經一個月了所以早就習慣了這個"吃法"。我要呆總共六個禮拜不過真捨不得習慣。


İlk günde dikkatimi özellikle çeken şeylerden biri de şehirler arası otobüsler ve şehir içi dolmuşlar çok "crazy" tasarımlara sahip olması. Dolmuşların yerel dilde ismi "angkot", en önemli iki özelliği şoförlerinin de tasarımları kadar "crazy" kullanmaları angkotları ve içlerinde yüksek seste rock müzik çalması. Endonezyalı'ların popüler müzik anşayışı rock müzik, çok güzel şarkıları var.

第一天另外一件吸引我注意力的東西是巴東的客運跟公車有很"crazy"的設計。公車在當地語言叫angkot, 最突出的兩個特性是第一司機開車開得像車子外貿一樣風,第二裏面播放很大聲搖滾音樂。印尼流行音樂是搖滾音樂,好好聽。




Ücretsiz şehir haritamı almak için gittiğim Turist Merkezi'ne kaydımı da yaptırıyorum.
為拿免費城市地圖而去觀光中心順便報名。


Aşağıdaki meyvenin adı Endonezce'de "Duku" (böyle spell edildiğinden emin değilim), Tayvan'daki bir meyveye çok benziyor, özellikle görüntüsü. Çekirdek yer gibi başlayınca bitirebilene aşk olsun, her yerde tezgahlarda satılıyor, ben alıyorum yarım kilo kendime ama otlakçılar beni rahat bırakmıyor :) 

以下的水果叫做 "Duku" (我不確定是否這樣寫), 長得很像荔枝吧。好好吃,到處有賣這個的小攤子,我買一斤但很多白吃白喝的人,不讓我自己吃完 ^^


Durian diye bir meyve var, çok pis kokuyor, Tayvan'da çok ısrar ettiler ye diye ama kokusu midemi bulandırıyor. Singapur'da bu meyve ile belediye otobüsü ve metroya binmek yasak, Endonezya'da da çok fazla tüketiliyor. Değişik yapmışlar bu sefer, avokado ile karıştırıp dondurmasını üretmişler, üzerine de çikolata sosu, görüntüsüne aldanıp bir kaşık almayı kabul ettim, etmez olaydım. Neredeyse kusuyordum.
p.s. ocak ayındayız ve havanın ne kadar sıcak olduğunu t-shirtümün ıslaklığından çıkartabilirsiniz.

第一次吃榴蓮的經驗,在臺灣很多人堅持我吃一口但劉蓮也太惡臭了吧。在新加坡帶榴蓮不可以上公車也不可以做接運。這次我接受了吃一口因爲把劉連跟鱷梨綜合做冰淇淋上面加巧克力醬。但。。。。我吃了一口差點嘔吐出來了。
p.s.一月,看我t-shirt潮濕程度看得出來天氣多熱吧。




Endonezya'da muzdan birçok şey yapılıyor, ülkelerin mutfakları zaten ekonomik kaygılarla mecburen ne çok üretiliyorsa onu çok kullanırlar malum. Muz cipsi (tuzlu, sıcak), muz ızgara vesaire. Aşağıdaki komik(!) resim de muz böreği. 

在印尼許多食物用香蕉造出來的,反正各國的廚房爲了經濟相關的原因要用當地種最多的東西。比如香蕉片(鹽、熱), 燒烤香蕉等等。以下好笑(!)的照片裡的東西是香蕉麵包。


Biraz da katıldığımız projeden bahsedeyim, 2009 yılının sonlarında Batı Suamtra'da çok büyük bir deprem sonrası Mentawai Adası'nda evlerini, okullarını, ailelerini kaybetmiş ve Padang'da yetimhaneye yetiştirilen çocuklarla ilgilenmek idi. Onlarla oyunlar oynamak, İngilizce öğretmek ya da ne yapmak istiyorsanız herhangi bir şey, emin olun onlarla geçirdiğiniz her dakika onları mutlu etmeye yetiyor. Hepsi futbolu çok seviyor, türkiye'denim deyince türk futbolcuların isimlerini saymaya başlıyorlar, Emre, Hasan Şaş, Hakan Şükür, Tuncay Şanlı, Nihat Kahveci. Bu kadar seviyorlar futbolu ama top almaya paraları yetmiyor, ben bir top hediye ettim yetimhaneye ve plajda sık sık birlikte maç yaptık. Duygusu anlatılamaz tecrübeler bunlar.
Deprem sonrası aşağıdaki resimdeki manzarayı şehrin her yerinde görüyorsunuz :( 

要談一下我參加的檔案了,2009年底在西蘇門答臘大地震以後Mentawai島失去家庭、學校的孤兒開始住在巴東的一處孤兒院了。我跟他們幫忙,任何的幫忙,一起玩遊戲、教英文或者要幹嗎就幹嗎,我保證你們不管干嘛他們都開心得不得了。他們都迷足球,我一告訴我是土耳其人他們就開始說很多土耳其足球員的名字。他們這麽愛踢足球但買不起球,我果然送了他們一個,常常跟他們在海灘一起踢球。這種經驗不可解釋的。以下地震後果,全城市看得到 :(


Yetimhane'de yaşları 5 ila 16 arasında değişen çocuklara bildiğim kadarıyla Zeybek öğetirken:
在孤兒院,孤兒年紀5到16都有,正在教他們Zeybek(土耳其一種
舞蹈)




Padang'da yaşayan insanların büyük çoğunluğunun etnik yapısı anaerkil Minangkabau kabilesinden gelmekte, Minang kendi lehçelerinde "zafer kazanan", kabau da "bufalo" demek. İsmin çok tatlı bir hikayesi var, bunu bir sonraki yazımda açıklayacağım. Şimdilik 2 adet geleneksel Minangkabau çatı yapısı "Bagonjonk" fotoğrafı, bufalo boynuzlarını simgelemekte.

巴東人大部分的族群是Minangkabau部族,是個母系社會。在他們的方言Minang是勝利、凱的意義, Kabau是水牛。這個名稱有一個超酷的由來,下次再談說這個故事吧。這下兩張Minangkabau傳統屋頂架構 Bagonjonk, 代表水牛的角。



Favori yiyeceklerimden muz ızgara ve yanında hindistan cevizi sütü

最愛吃的食物之一: 燒烤香蕉,配椰奶。


Evet, Djarum Black'in Endonezya sigarası olduğunu bilenler el kaldırsın. Paketi 1 dolar. Ki şunu da belirtmek isterim, Djarum'dan daha güzel karanfilli sigaraları da mevcut.

好了,誰知道 Djarum Black是印尼貨,舉手,舉手。(臺灣人應該不知道這個康乃馨口味的香煙吧,在土耳其很受歡迎也很貴) 一包一美金。對了他們有比Djarum還好抽的康乃馨香煙。


Görkem Türkay
戈霽凱


endonezya depremi, endonezya dili, endonezya nerede? endonezya vize. endonezya türkçe çeviri. endonezya yemekleri. endonezya vizesi. endonezya türklerden vize istiyor mu? endonezya ucuz uçak bileti. endonezya tsunami. endonezya haritası. aiesec nedir? aiesec dünya bize katılıyor projesi. aiesec izmir. aiesec padang. aiesec myself myworld. çince sözlük. çince isim yazma. çince çeviri.çince yazı. durian meyvesi. durian fruit. djarum black sigara. djarum black nedir. djarum black hangi ülkenin sigarası. endonezya yemek kültürü. mentawai islands. mentawai surf. mentawai tsunami.巴東抗辱 巴東印尼餐廳 巴東蜀味


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...